ENERJİ PERFORMANS SÖZLEŞMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

I. GİRİŞ

5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu’na (‘’Kanun’’) 2018 yılında eklenen ek m.1 ile yasal dayanağı oluşturulan enerji performans sözleşmelerine (‘’EPS’’) ilişkin ikincil düzenlemeler olan 2850 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı’nın 21.08.2020 tarihli Resmi Gazete’de ve Kamuda Enerji Performans Sözleşmelerinin Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’in (‘’Tebliğ’’) ve eklerinin 15.04.2021 tarihinde Resmi Gazete’ de yayınlanması ile birlikte söz konusu sözleşmelerin uygulanmasına ilişkin ihalelerin yakın zamanda başlaması beklenmektedir. Bu kapsamda; işbu bilgi notumuzda da, Enerji Performans Sözleşmelerinin uygulanması, ihale süreçlerinin yürütülmesi ve taslak sözleşmede uyuşmazlık çıkarabilecek hususlara değinilmiştir.

II. DEĞERLENDİRMELERİMİZ

EPS, Karar’ın 4/1-c ve Tebliğ’in 4/1-b maddesinde uygulama projesi sonrasında sağlanacak enerji tasarruflarının garanti edilmesi ve yapılan harcamaların uygulama sonucu oluşacak tasarruflarla ödenmesi esasına dayanan sözleşme olarak tanımlanmış olup enerji tasarrufu ise Karar’ın ve Tebliğ’in 4/1-p maddeleri uyarınca uygulama alanında asgari konfor standartları sağlanarak, hizmet ve üretimin kalitesinde ve miktarında düşüşe yol açmadan enerji tüketiminin veya kayıplarının azaltılmasını veya verim artışı ile birim maliyetin azaltılmasını ifade etmektedir.

Enerji tüketimini veya enerji giderini düşürmek için yapılacak olan EPS’ lerin Kanun ek madde 1/1, Karar m.7/2 ve Tebliğ m.8/15 uyarınca 15 yılı aşmayacak şekilde yapılması gerekmekte olup, enerji verimliliği önlemlerinin (EVÖ) basit geri ödemesi 2 yıldan kısa olan sözleşmeler EPS olarak değerlendirilmemektedir (Karar m.5/1-c, Tebliğ m.5/1-ç).

Kanun ek madde 1/3,4 ve Karar m.5/5,6 uyarınca sözleşme bedelinin sağlanacak toplam tasarruf tutarından düşük olması gerektiği gibi yapılacak yıllık ödemenin, garanti edilen yıllık tasarruf miktarından da az olması gerekmektedir.

EPS olarak yapılacak mal ve hizmet alımları ile yapım işleri, ceza ve yasaklama hükümleri hariç Kamu İhale Kanunu’na tabi olmayıp (Kanun ek madde 1/1), ihale ve sözleşme süreci Karar’da ve Tebliğ’de düzenlenmiştir.

Karar’ın 6. maddesine göre idarelerin ihale öncesinde tabi oldukları satın alma prosedürlerine uygun olarak Tebliğ ile formatı düzenlenen etüt raporunu hazırlaması veya hazırlatması gerekmekte olup Tebliğ’in 6. maddesine göre etüt-proje sertifikalı personeli varsa idareler etüt raporunu kendileri hazırlayabilir veya ilgili alanda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş enerji verimliliği danışmanlık şirketine hazırlatabilir. Akabinde Tebliğ’in 8.maddesi uyarınca İdare tarafından etüt raporunda öngörülen ve Tebliğ’in 4/1-ç maddesinde “herhangi bir enerji üretimi, iletimi, dağıtımı ve tüketimi alanında enerji verimli ekipman ve sistem kullanımı, onarım, modifikasyon, rehabilitasyon ve süreç geliştirme gibi yollarla tasarruf sağlanması, gereksiz enerji kullanımının, enerji kayıp ve kaçaklarının önlenmesi veya en aza indirilmesi ile birlikte atık enerjinin geri kazanılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı gibi konularda çözümleri içeren önlem” olarak tanımlanan enerji verimliliği önlemlerinden hangilerinin uygulanacağına karar verilerek ihale dokümanları oluşturulmalı ve ihale duyurusu EKAP üzerinden yapılmalıdır. Tebliğ’in 8/3 hükmü uyarınca tekliflerin verilmesi için en az 60 günlük bir süre tanınması esastır. Teslim tarihinden 10 gün öncesine kadar İdare tarafından zeyilname düzenlenebileceğinden, zeyilname nedeniyle tekliflerin düzenlenmesi için gerekirse ihale tarihinin en fazla 2 defa ertelenebileceği de Tebliğ’in 8/6 maddesinde hüküm altına alınmıştır. İdare tarafından Zeyilname düzenlenmesi durumunda, daha önce teklif verenlerin, tekliflerini geri çekerek yeniden teklif verebilmesine imkân tanınması planlanmaktadır. (Enerji Verimliliği Önlemlerinin Enerji Performans Sözleşmesi Aracılığıyla Uygulanmasına İlişkin Tip Şartname Taslağı m. 15/4)

Karar’ın ve Tebliğ’in 5.maddeleri ile ihale usulü düzenlenmiştir. Bu hükümlere göre ihaleler kapalı teklif usulüne göre yapılacak olup en az 2 geçerli teklif olması (Karar m.6/6, Tebliğ m.9/1) gerekmektedir. İdareye sağlanacak net fayda açısından en yüksek net bugünkü değere (NBD Tebliğ’in 4/1-k maddesinde “tasarruf konusu yatırımın ekonomik ömrü boyunca sağladığı gelirin bugünkü değerinden, proje giderlerinin bugünkü değerinin düşülmesi ile elde edilen fark” olarak tanımlanmıştır) sahip teklif, en uygun teklif olarak kabul edilmektedir. NBD’lerin eşit olması halinde Tebliğ’in 9/5 maddesi uyarınca en kısa sözleşme süresine sahip teklif en uygun teklif kabul edilecek olup, her ikisinin de eşit olması halinde ise istekliler idareye sağlanacak net faydanın NBD’si üzerinden açık artırmaya davet edilecektir.

EPS ihalesi yapılabilmesi için, (a) yatırım bedelinin 2.000.000 TL’den az olmaması; (b) binalarda, uygulama alanının yıllık toplam enerji tüketiminin en az %10’u veya herhangi bir nihai enerji tüketimi alanında uygulanacak her bir enerji verimliliği önlemi için en az %20’si oranında tasarruf garantisi verilmesi; (c) bina harici uygulama alanlarında, tasarruf sağlanmaya başlanıldığı tarihten itibaren kalan sözleşme süresi boyunca yıllık sağlanan tasarrufun en az %10’u kadar idareye pay verilmesi; (d) sözleşme kapsamında değerlendirilecek enerji verimliliği önlemlerinin basit geri ödeme süresinin 2 yıldan az olmaması gerektiği Karar’ın ve Tebliğ’in 5/2 maddelerinde hüküm altına alınmıştır. Ancak Karar’ın 5/3 maddesi uyarınca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı bu bedeli, süreyi ve oranı, EPS uygulanmasına dair oluşabilecek talep ve ihtiyaca göre yarısına kadar azaltmaya yetkilidir.

Karar’ın 6/5 maddesi uyarınca ihalelere sadece bünyesinde ölçme doğrulama uzmanı bulunan tüzel kişiler teklif verebilecek olup, bünyesinde ölçme doğrulama uzmanı bulunmayan tüzel kişiliği haiz istekliler ise bünyesinde ölçme doğrulama uzmanı olan enerji verimliliği danışmanlık şirketi ile iş ortaklığı veya alt yüklenici ilişkisi kurarak ihalelere katılabilecektir. Tebliğ’in 8/9 maddesinde de isteklilerin iş ortaklığı kurarak ihaleye katılabileceği ancak konsorsiyumların katılamayacağı düzenlenmiştir. Teklif kapsamında isteklilerden istenecek mali ve teknik yeterlik, iş deneyim belgeleri ve teminatların tutarının idare tarafından hazırlanacak şartnamede belirleneceği Tebliğ’in 8/10 maddesinde düzenlenmiştir.

Tebliğ’in 9. madde düzenlemesine göre, teklif değerlendirme komisyonu, ihale kapsamında sunulan her türlü bilgi, belge ve teklif ile ilgili olarak açıklama isteyebilmekte olup sunulan bilgi, belge ve açıklamalar teklifin bir parçası sayılmaktadır. Yapılan açıklamalar çerçevesinde uygunsuzluk veya tutarsızlık tespit edilirse veya açıklamalar maddi hata hariç, teklif NBD’sini değiştirirse teklif değerlendirme dışı bırakılacaktır.

İhaleye katılmak için yatırım maliyetinin %2’sinden az olmamak üzere idarece belirlenen oranda geçici teminat; sözleşme imzalanabilmesi için ise yüklenici tarafından sunulan teklife ait yatırım maliyetinin %4’ünün altında olmamak kaydıyla idare tarafından belirlenen kesin teminatın sunulması gerektiği Karar’ın 7/1 maddesinde düzenlenmiştir.

Tebliğ’in 8/12 maddesi uyarınca NBD hesabının, hem her bir EVÖ için ayrı ayrı hem de teklife esas olacak şekilde tüm EVÖ’lerin yer aldığı toplam yatırım üzerinden yapılması gerekmekte olup, yapılacak analizlerde ilk yatırım maliyetleri ile yıllık bakım, onarım, işletme ve yenileme giderlerini de (işçilik, makine, ekipman, malzeme, yedek parça, sarf malzemeleri, ağır bakım, lisans, sigorta ve benzeri giderleri dahil) içeren proje maliyetini, sözleşme süresini, ekipmanların ekonomik ömürleri ve yıllara sari verim değişimlerini, yıllık tasarruf ve ekonomik karşılığını, tasarruflardan yükleniciye yapılacak ödeme bilgileri, tasarruftan idareye verilecek pay ve idare tarafından talep edilen diğer bilgilerin sunulması gerekmektedir. Bu bilgiler kullanılarak idareye sağlanacak net faydanın belirtildiği NBD hesabının Türk Lirası cinsinden yapılması gerekmektedir.

Tebliğ’in 9/6 düzenlemesi uyarınca teklif değerlendirme komisyonunun kararını ihale yetkilisi 5 iş günü içinde onaylamak veya iptal etmekle yükümlüdür. Tebliğ’in 9/7 maddesine göre kararın alınmasının ardından bu kararın 5 gün içinde isteklilere duyurulması gerekmekte olup, geçerli tekliflerin ve tekliflerin sıralamasının da kararda yer alması gerekmektedir. Aynı düzenlemede teklif sahiplerinin, teklif sıralamasının tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde idareye yazılı olarak itiraz edebilecekleri düzenlenmiş olup, itiraz başvurusu dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idari başvuru yolu olarak düzenlenmiştir. Süresi içerisinde itiraz edilmezse ihale kararı nihai ihale kararına dönüşmekte olup, itiraz edilmesi halinde ise idarenin itirazı 10 gün içinde değerlendirmesi gerekmektedir. Kararın değişmesi halinde itiraz sürecinin bir kez daha işletileceği ve itiraz süreleri tamamlanmadan sözleşmenin imzalanamayacağı Tebliğ’in 9/8 maddesinde hüküm altına alınmıştır.

Sözleşme, sözleşmenin imzalandığı tarih ile proje kabulünün yapıldığı tarih arasındaki detay mühendislik, tedarik, kurulum, testler ve işletmeye alma süreçlerini içeren yatırım dönemini ifade eden uygulama dönemi ile izleme döneminden oluşmaktadır (Karar m.4/1-i,ü, Tebliğ m.4/1-h,ü).

Karar’ın 8/2 ve 8/3 maddesi dikkate alındığında, mücbir sebepler ve ihaleyi düzenleyen idareden kaynaklı gecikmeler dışında projenin uygulama dönemi içerisinde bitirilmemesi halinde idare sözleşmeye uygun olarak ek süre verebilmekte olup, ek süre sonunda da işin tamamlanamaması durumunda idare sözleşmeyi feshederek teminatı irat kaydedecektir. Aynı yönde düzenlemeler Tebliğ’in 11. maddesinde yer almakta olup, 11/4 maddesinde kısmi kabul yapılamayacağı da hüküm altına alınmıştır. Karar’ın 8/4 maddesi uyarınca, uygulama döneminin sonunda uygulama kontrol komisyonunun kabulüyle birlikte garanti süreleri ve izleme dönemi başlayacaktır.

Proje kapsamında yapılan yatırımların ve kullanılan ekipmanların üzerinde herhangi bir takyidat bulunmaması gerektiği; proje kapsamında yapılan yatırımların ve kullanılan ekipmanların mülkiyeti, projenin kabul belgesi ile birlikte izleme döneminin başladığı tarihten itibaren idareye geçeceği Karar’ın 8/5 maddesinde hüküm altına alınmıştır.

Karar’ın 8/6 maddesi ve Tebliğ’in 12/2 maddeleri dikkate alındığında, yüklenici tarafından izleme dönemi boyunca, izleme döneminin başladığı tarihten itibaren tamamlanan her 12 aylık dönemin sonunda yıllık tasarruf doğrulama raporu hazırlanması gerekmekte olup, bu dönemin mali yıl ile uyumlulaştırılabilmesi mümkündür. Karar’ın 8/8 ve Tebliğ’in 12/son hükmü doğrultusunda, tasarruf doğrulama raporuna göre hiç tasarruf sağlanamaması halinde idare sözleşmeyi feshederek teminatı irat kaydedecektir.

· Kanun’un ek madde 1/2 düzenlemesinde EPS gereği yapılacak ödemelerin, idarelerin sözleşme konusu enerji alım giderlerini yaptıkları bütçe tertiplerinden gerçekleştirileceği hüküm altına alınmış olup, Karar’ın 9. maddesinde ve Tebliğ’in 12 ve 13. maddelerinde tasarruf doğrulama faaliyetlerine ve ödemelere ilişkin düzenlemeler ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu hükümlere göre, tasarruf doğrulama raporunun uygulama kontrol komisyonu tarafından uygun görülmesi halinde idarenin enerji alım giderlerinin yapıldığı bütçe tertiplerinden yükleniciye, doğrulanan yıllık tasarruf miktarı üzerinden (sözleşmede belirtilen yıllık tasarruf miktarından fazla olmamak kaydıyla) sözleşmede belirlenen oranda ödeme yapılacaktır. Sözleşmede öngörülmesi halinde idare bir yıldan kısa dönemlerde de ödeme yapabilecek olup bu durumda yıllık bazda doğrulanan tasarrufun ekonomik karşılığı ve yıl boyunca yapılan ödemeler dikkate alınarak yıllık mahsuplaşma yapılacaktır. Öte yandan tasarruf doğrulama raporu uygulama kontrol komisyonu tarafından uygun görülmezse ödeme yapılmayacaktır. İdare ve yüklenici tasarruf doğrulama raporu hakkında nihai bir anlaşmaya varamazsa ve yüklenici talep ederse, masrafları yüklenici tarafından karşılanmak üzere her iki tarafın uygun gördüğü bir ölçme doğrulama uzmanından tasarruf doğrulama raporuna ilişkin görüş alınabilecektir. Ölçme doğrulama uzmanı tarafından hazırlanan görüş raporu sonrasında idare ve yüklenicinin uzlaşması durumunda ödeme yapılacaktır. Uzlaşmaya varılamazsa tarafların hukuki yollara başvurma hakları bulunmaktadır. Tebliğ’in 12/7 maddesi uyarınca, taraflar uzlaşılamazsa, idarenin kabul ettiği tasarruf miktarı kadar ödeme, sözleşme hükümlerine uygun olarak yükleniciye ödenecek olup yüklenici idarenin kabul etmediği tasarruf miktarı için hukuki yollara başvurabilecektir.

Aynı hükümlere göre izleme döneminin başladığı 12 aylık her dönemin sonunda yüklenicinin taahhüt ettiği tasarruf garantisinin en az %70'ini sağlaması gerekmektedir. Bu oranın altında kalması halinde yükleniciye herhangi bir ödeme yapılmayacaktır. Bu durumda yükleniciye 1 yıldan kısa dönemlerde ödeme yapılmış olması halinde yüklenicinin bu ödemeleri idare tarafından belirlenen süre içerisinde idareye geri ödemesi gerekmektedir. Yüklenicinin performans eksikliğini gidermesi ve bir sonraki dönemde doğrulanan tasarruf miktarı tasarruf garantisinin %70’i ve üzerinde gerçekleşmesi durumunda, bir önceki dönem veya dönemlerde tasarruf garantisini sağlamadığı için yapılmayan ödeme doğrulanan tasarruf oranında gerçekleştirilecektir. Ancak bu halde gecikme faizi, eskalasyon ve benzeri gerekçeyle artış talep edilmesi mümkün değildir. İzleme dönemi boyunca, birbirini takip eden 12 aylık dönemlere ait doğrulanan tasarruf miktarının üç dönem boyunca tasarruf garantisinin %70’inin altında kalması durumunda, sözleşme feshedilerek teminat irat kaydedilecek olup yüklenicinin fesih nedeniyle idareden zarar, ziyan ve benzeri herhangi bir ad altında talepte bulunması mümkün değildir. Karar’ın 10.maddesi uyarınca, sözleşmenin feshi halinde, proje kapsamında uygulama alanına kurulan her türlü ekipmanın mülkiyeti idareye geçecek ve teminatlar irat kaydedilecektir.

Mücbir veya idareden kaynaklanan sebeplerden ötürü projede değişikliğin zaruri hale gelmesi durumunda, ihale şartlarını değiştirmemek kaydıyla tarafların mutabakatıyla sözleşmede değişiklik yapabileceği Karar’ın 12/1 maddesinde hüküm altına alınmıştır.

Tebliğ’in 8/15 maddesi uyarınca, sözleşme süresi içerisinde, NBD hesaplarında belirtilen ekonomik ömrü dolan ekipmanların değiştirilmesi ve gerekli ağır bakım ve yenileme yükümlülükleri şartname ve sözleşme şartlarında değişiklik getirmemek, ekipman ve tasarruf performansını düşürmemek kaydıyla ilgili tüm masrafları ile birlikte yükleniciye ait olup yedek parça ve sarf malzemelerinin temini, kestirimci, önleyici, periyodik bakım ve onarımların yapılması ve benzeri hususların idarenin tercihi doğrultusunda sözleşmede belirtildiği şekilde yürütülmesi gerekmektedir.

Enerji Performans Sözleşmesi Taslağı’nda (m.21.2), sözleşmeye aykırılık durumunda idarenin, durumu yükleniciye ve talep varsa kredi verene bildireceği, ihtarnamede belirtilen süre içinde aykırılık giderilmezse noter onaylı ikinci bir ihtarname gönderileceği, aykırılık giderilmezse idarenin sözleşmeyi feshedeceği; ihtar süresi içinde kredi verenin müdahil olarak aykırılığa çözüm önerisi getirebileceği yönünde düzenleme bulunmaktadır.

İdarenin zarar ve ziyanlarının teminatlardan karşılanamaması durumunda karşılanmayan kısmın yükleniciden tazmin edileceği Tebliğ’in 14/1 maddesinde hüküm altına alınmıştır. 14/2 maddesinde ise idarenin yükleniciden sözleşme hükümlerine göre talep ve tazmin edeceği ceza, zarar ve ziyan toplamının yüklenicinin teklif ettiği yatırım tutarının iki katını aşmaması gerektiği; aşması veya aşacağının tespit edilmesi halinde sözleşme feshedilerek teminatın irat kaydedileceği düzenlenmiştir.

Enerji Performans Sözleşmesi Taslağı’nın 25. maddesi uyarınca uyuşmazlık halinde Türk özel hukuku kuralları uygulanacak olup ISTAC yetkili tahkim makamı olarak gösterilmiş, ancak sözleşme imzalanırken tarafların mahkeme de belirleyebileceği yönünde düzenleme bulunmaktadır.

III. UYUŞMAZLIK ÇIKMASINA NEDEN OLACAĞI DÜŞÜNÜLEN HUSUSLAR

·

Yukarıda anlatılanlar ışığında, ilgili tebliğin ekinde bulunan Enerji Performans Sözleşmesi Taslağı’nda yer alan hükümler tarafımızca incelendiğinde;

- İdarenin ihale makamı konumunda olup asıl işveren olarak nitelendirilemeyeceğini (m. 2.10) ve yüklenicinin işi ifa ederken, ekipmana, uygulama alanına, bunlara ilişkin müştemilata, altyüklenicileri dahil kendi personeli ile idare personeline veya üçüncü kişilerin can ve mallarına verdiği tüm kayıp ve hasarlardan sorumlu olacağını (m. 15.9);

- Belgelerin öncelik sırasında kanunlardaki emredici hükümlerin uygulamasının sona bırakılacağını (m.4.2);

- Yüklenicinin sözleşme süresini aşan taahhütlerinin, bütün taahhütler tam olarak yerine getirilene kadar geçerli olduğunu (m. 6.1) ve uygulama dönemi bitiş süresi hesaplanırken hava durumu, resmî tatiller, gerekli izin ve ruhsatların alınması için gereken süreler dikkate alındığından bu nedenlerle süre uzatımı verilmeyeceğini (m. 8.1);

- Mücbir sebep hallerini düzenleyen 8.9 hükmü dışında, herhangi bir sebeple yükleniciye süre uzatımı verilmesinin, yükleniciye süre uzatımı dışında herhangi bir ad altında hak tanındığı, tazminat ödemesi yapıldığı veya fiyat farkı verileceği anlamına gelmediğini (m. 8.7);

- Her hakkediş dönemi sonunda hazırlanacak tasarruf doğrulama raporundaki her bir EVÖ’ de gerçekleşen enerji tasarruf miktarı ile Şartname’ de belirlenen ilgili tasarruf kalemine ait birim enerji fiyatının çarpılması sonucu elde edilecek sonuçların toplamıyla hesaplanan miktarın % kaçının yükleniciye ödeneceğini (m. 9.1);

- Yüklenicinin basiretli tacir olarak teklifini belirlediği kabul edildiğinden iş artışı talep edemeyeceğini, sözleşmenin uyarlanmasını isteyeceğini (m. 9.2);

- İdare tarafından yüklenicinin ifa ettiği işlere ilişkin olarak gerçekleştirilen herhangi bir ödeme yapılmış olmasının yüklenicinin ifa ettiği işlere ilişkin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını (m. 9.7);

- Teminatın yükleniciye iade edilmesini, teminattan zararların ve cezai şartların tahsilini ve yükleniciden ek teminat istenmesini (m. 10);

- Cezai şartın sözleşmenin sona ermesinden sonra dahi talep edilebileceğini (m. 12.2);

- Yüklenicinin acil bir durumu düzeltmek için işe erişim hakkının, idare tarafından makul olmayan bir sebeple kısıtlandırılamayacağını (m. 13.3);

- İş kapsamında uygulama alanındaki tüm ekipmanın uygulama alanının ayrılmaz bir parçasını teşkil edeceği ve kabul tutanağı ile birlikte idarenin mülkiyetine geçeğini (m. 13.4);

- Yetersiz inceleme ve değerlendirmeden dolayı oluşabilecek her türlü olumsuz sonuçtan yüklenicinin sorumlu olacağını, idare tarafından hazırlanan etüt raporunun eksik, hatalı veya yanıltıcı olduğu gerekçesiyle idareden talepte bulunulamayacağını (m. 15.2);

- Yüklenicinin işleri kısmi olarak alt yükleniciye vermesi halinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin gerektiği gibi alınmamasından ve bu sebeple üçüncü kişilerin mal ve canlarına gelebilecek zararların her türlü idari, mali, hukuki, cezai ve sair sonuçlarından yüklenici ve alt yüklenicinin sorumlu olacağını; yüklenicinin kendi bünyesinde çalıştırdığı işçiler, danışmanlar, alt yükleniciler gibi kendisine doğrudan ve dolaylı yollarla hizmet veren kişilerin idare bakımından üçüncü kişi sayılmayacağı ve idarenin bu kişilere karşı sorumluluğu olmadığını (m 20.6);

- - İdarenin zarara uğrayıp uğramadığına bakılmaksızın teminat mektubu ve varsa ek teminatların irat kaydedilebileceğini (m. 22.2);

- Fesih halinde ekipmanın mülkiyetinin idareye geçeceğini; idarenin ekipman üzerinde hapis hakkı kullanabileceği gibi idare tarafından bunların satın da alınabileceğini (m.22.2) düzenleyen hükümlerin gelecekte uyuşmazlık çıkmasına neden olabilecek konular olduğu düşünülmektedir.

IV. SONUÇ

Enerjide kullanımı konusunda verimlilik sağlamak hem ekonomik hem de çevresel nedenlerle günümüzde bir zorunluluk halini almışken, bu konuda harekete geçmek birtakım maliyetlere neden olmaktadır. Yukarıda hukuki olarak detaylı şekilde anlattığımız Enerji performans sözleşmeleri sayesinde ülkemiz adına enerji tasarrufuna katkı sağlanabilecektir. Bu nedenle, her ne kadar yukarıda olası uyuşmazlıklardan bahsedilmiş olunsa da, sözleşme ile yapılacak tasarruf yatırımları sonucunda en nihayetinde geleceğe pozitif bir katkı sağlanacağı kuşkusuzdur. 11.06.2021